Milli İstihbarat Teşkilatı - MİT


Milli istihbarat teşkilatı ve ülkelerin istihbarat örgütleri

Milli İstihbarat TeşkilatıMilli İstihbarat Teşkilatının Görevleri

Türkiye cumhuriyetinin varlığına, bağımsızlığına, güvenliğine, anayasal düzenine karşı başka ülkeler tarafından ve ülkemiz içerisinde ki örgütler tarafından gelecek tehditler karşısında bilgi toplamak, önlem almak ve gerekli durumlarda ilgili makamları uyarmakla görevli teşkilattır.MİT’in Tarihçesia)- Yıldız İstihbarat Teşkilatı : 19. Yüzyılın sonuna doğru II. Abdülhamid ve Hafiye Teşkilatı devlet istihbaratını geliştirmiştir. Sonraları devlet istihbaratı özel çıkarlara hizmet eden bir araç haline gelmiştir. Bu dönemde yaşanan iç ve dış olaylar sonucunda II. Abdülhamid Yıldız  İstihbarat Teşkilatını kurmuştur. II. Abdülhamid Yıldız  İstihbarat Teşkilatını kendi tahtına yönelik komploları ortaya çıkarması ve Avrupa da kendisine karşı gruplaşan Jön Türklerin bulunduğu Paris, Cenevre, Brüksel, Londra, ve Kahire gibi şehirlerdeki olaylar hakkında bilgi alması için kurmuştur. İttihat veTerakki Cemiyetinin Makedonya da başlattığı hareket sonucunda 23 TEMMUZ 1908 tarihinde Abdülhamid’in otuz üç yıllık hareketine son verilmiştir. İhtilalden hemen sonra bakanlar kurulu kararnamesi ile 29 Temmuz 1908 de Yıldız  İstihbarat Teşkilatının faaliyetlerine son verilmiştir.b)- Teşkilat-ı Mahsussa : Ayrılıkçı hareketlerin önlenmesi, siyasi birliğin korunması ve özellikle yabancı devletlerin Ortadoğu üzerindeki faaliyetlerini izlemek için 17 Kasım 1913’te Enver Paşa tarafından Teşkilat-ı Mahsusa isimli istihbarat teşkilatı kurulmuştur. I. Dünya savaşı sırasında önemli bilgiler toplayan bu örgüt savaş bittikten sonra 30 Ekim 1918 de imzalanan Mondros Mütarekesi sonrasında dağılmıştır.c)- Karakol Cemiyeti : Karakol Cemiyeti 5 Şubat 1919 da İstanbul da kurulmuş olup mütareke döneminin ilk direniş grubudur. Bu örgütün hala yaşadığı düşünülmektedir. Bu örgüt ve diğer örgütlerin birleşmesi MİT’in kurulmasına temel oluşturmuştur. Talat Paşanın direktifi ile kurulan cemiyetin kurucuları arasında kurmay Albay Kara Vasıf, Albay Galatalı Şevket, emekli yüzbaşı Baha Sait ve Yenibahçeli Şükrü Beyler gibi ittihatçı kişiler bulunmaktadır. Karakol Cemiyetinin Milli Mücadeleye yaptığı en büyük hizmet İstanbul’dan Anadolu’ya silah ve cephane ile subayların kaçırılmasını sağlaması, İngiliz Muhipleri Cemiyeti gibi kuruluşları, planları Mustafa  Kemal Paşaya Haber vermesidir. Ancak cemiyetin kendi başına milli mücadeleye sahiplenme çalışmalarında bulunması v Bolşevikler ile gizli ilişkiler içinde olması sebebi ile Anadolu kadrosuna dahil edilmemiş, 16 Mart 1920 tarihinde İstanbul’un itilaf devletleri tarafından işgali sırasında da liderlerin tutuklanması iel büyük bir darbe yemiştir. Erzurum-Sivas kongrelerinin kararlarını uygulamak için  seçilen Heyet-i Temsiliye’nin emri üzerine faaliyetlerine on verilmiştir.d)- Yavuz, Zabitan, Hamza ve Felah Grupları  : Karakol Cemiyetinin dağılmasından sonra Yavuz ve Zabitan gibi çeşitli istihbarat grupları oluşturulmuş, bunlarda n Hamza grubu 23 Eylül 1920 de faaliyete geçmiş, 31 Ağustos 1921 tarihinde Felah grubu adını almıştır. Bu istihbarat grupları faaliyetlerini Kurtuluş Savaşı sonrasına kadar sürdürebilmişlerdir. Bu örgütler arsında dağınıklığı gidermek ve ordu içerisindeki casuslukları engellemek için 18 Temmuz 1920 tarihin de Genel Kurmay Başkanlığı tarafından Asker-i Polis Teşkilatı kurulmuştur. Bu teşkilatın faaliyetlerine de 21 Mart 1921 de son verilmiştir.e)- Müsellah Müdafaa-i Milliye :  Genelkurmay Başkanı Fevzi Çakmak Paşa’nın direktifiyle kurulmuştur.3 Mayıs 1921 tarihinde TBMM Hükümeti tarafından resmiyet kazandırılmıştır. Kısa adı ‘M.M.’(MİM MİM)’dir. Bu örgüt İstanbul’da büyük bir haber ağı kurmaya başarmıştır. Anadolu’ya silah ve cephane kaçırılması faaliyetlerini organize etmiştir. Düşman içine sızarak çok önemli belge ve bilgiler toplamıştır. İstanbul’un kurtuluşundan sonra 5 Ekim 1923’te faaliyeti son bulmuştur.f)-Milli Emniyet Hizmeti Riyaseti:                                                                                                                            Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kurulmasından sonra 1926 tarihine kadar haber alma çalışmaları ordu müfettişlikleri istihbarat şubeleri tarafından yürütülmüştür. Daha sonra Atatürk 1925 yılı sonunda çağdaş bir istihbarat örgütünün kurulması emrini vermiştir. Bunun üzerine Genelkurmay Başkanı Mareşal Fevzi Çakmak’ın emriyle 6 Ocak 1926 tarihinde Türkiye Cumhuriyeti’nin  ilk istihbarat kuruluşu olan Milli Emniyet Hizmeti Riyaseti(M.E.H/MAH) kurulmuştur. Teşkilat 5 Ocak 1927 tarihinde şeklen İçişleri Bakanlığı’na bağlanmıştır. Bütün düzenlemeler yapıldıktan sonra 6 Ocak 1927 MAH’ın kuruluş tarihi olarak kabul edilmiştir. Başkanlığına Şükrü Ali Ögel getirilmiştir. MAH 1965 yılına kadar istihbarat faaliyetlerini başarıyla yürütmüştür.

     MİLLİ İSTİHBARAT TEŞKİLATI

   İstihbaratın tek elde toplanabilmesi amacıyla 22 Temmuz 1965 tarihinde TBMM tarafından 644 sayılı kanun kabul edilmiş ve Milli Emniyet hizmeti Riyaseti’nin adı Milli İstihbarat Teşkilatı(MİT) olarak değiştirilmiştir. Kanun ile MİT’in bir müsteşar tarafından yönetilmesi ve müsteşarın başbakana karşı sorumlu olması kararlaştırılmıştır. MİT  faaliyetlerini 19 yıl 644 sayılı kanuna göre yürütmüştür. 1 Kasım1983’te 2937 sayılı ‘Devlet İstihbarat Hizmetleri ve MİT kanunu’ çıkarılmış,kanun 1 Ocak 1984’te yürürlüğe girmiştir. MİT halen faaliyetlerini kadrosundaki profesyonel elemanlarıyla çok iyi bir şekilde sürdürmekte,devletin ona verdiği yetkileri adaletli,hukuka uygun,insan hakları ilkelerine bağlı olarak kullanmaktadır.

    
   
Bu Yazıyı Beğenin ve Paylaşın :
 

Yorum Gönder

 

Copyright © 2011 - 2013. Küresel Yayın - Tüm Hakları Saklıdır


Kaynak : http://www.webmasterlord.net/blogger/10-blogger-yatay-slayt-eklentisi.html#ixzz2KOlV4byA